7 Şubat 2011 Pazartesi

İplerin Kimin Elinde?

Tepki, boynundaki görünmez ipleri kime vereceğini belirler.
Düşünmeden verilirse; bir nevi yularını teslim etmektir, hadi gel sen beni yürüt, diyerek. Ama tepkimeden önce düşünürse insan; etki ve tepki el ele yürür, yular da sahibinde kalır her daim.

Etki ve tepki iki iyi arkadaştır. Ayrılmazlar birbirlerinden, ayırmaya kalktığında, yumurta mı tavuktan tavuk mu yumurtadan çıkar, sorusunun cevabını arar gibi durursun yerinde, içinden çıkamadan sorunun. Cevabı kısır döngüdür, evet bir etki ile başlar her şey ama o etkiyi bir başka tepkinin doğurmadığı ne malumdur?

Tepkisiz de kalınmamalıdır zira bu etkiyi güçlendirir, tepkisizlik de yular teslimidir. Korkudan, kaygıdan, konformizmden, neden kaynaklanıyor olursa olsun; insanın kendisini tutmasıdır. İyi veya kötü, olumlayan veya red eden o tepkiyi içinde saklamaktır, hasta eder insanı bir müddet sonra. İçinden çıkılmaz durumlara sokar, içinde olmak istemediği durumlara hapseder.

Ne zaman düşünmeden tepki verip de kazançlı çıktım diye düşündüğümde; kendimi en korumam gereken zamanlarda refleks gibi verdiğim tepkiler geliyor aklıma. Birisi ittiğinde bir yere tutunmaya çabalamak gibi. Ama o anda bile insan çok kısa bir süre de olsa düşünür ve tutunmak gerektiğine karar verir. Bu hayatı bir durumdur ve fazla düşünmeye vakit yoktur. Tepkisiz kalırsan düşersin.

Konu iletişim olduğunda, düşünmek ve "etki"nin farkında olarak tepki göstermek ise bütün kişisel gelişim eğitimlerinde, kitaplarında, uygulamalarında kafamıza sokulmaya çalışandır. İnsanın kendi kendisini yönetmesidir, her zaman kendisinin ve kendisine olanların farkında olmasıdır.
Kendi sorunlarıyla boğuşan birisinin sana yaptığı bir hareketi, düşünmeksizin tepkiyle karşılarsan; ona dersin ki; al canım, bu anı da sen belirledin, senin kafan bozuk ve artık benimki de öyle. Sen yaptırdın bana bunu. İstediğin kadar suçla onu aslında kızdığın kendinsindir, farkında ol veya olma!

Bazen çevremde beni koruyan ince bir tül olsun istiyorum, tül ama dış etkilere karşı sağlam bir duvar gibi olsun. Sonra diyorum ki; o tül belki de bana olana nasıl karşılık vereceğime karar verdiğim andır.
Belki de durum bu kadar basittir...


 

2 yorum:

3yedi75 dedi ki...

tepkisiz kalınmamalıdır zira bu etkiyi güclendirir. atasözü olarak kayıtlara gecmelidir..

3yedi75 dedi ki...

tül!
süper benzetme.
nasıl kasmir incedir ama soguktan tam korur ve terletmez!